
BEYZBOL NEDİR?
BEYZBOL SPORU NASIL OYNANIR?
BEYZBOL OLİMPİK SPOR MU?
Spor, resmi kurallara bağlı ve birbiriyle rekabet halinde olan bireyler tarafından yapılan (oynanan )fiziksel aktiviteler bütünüdür. Spor beden eğitimi faaliyetlerini özelleştirerek çeşitli branşlarda somutlaşmış, üst düzeyde yapıldığında fizyolojik, psikolojik, estetik, teknik özellikleri gerekli kılan yarışmaya dayalı ve katı kurallarla çevrili bir etkinliktir.
Spor sözcüğünün beden ve hareket sözcüklerinden yola çıkarak ifade bulduğu söylenebilmektedir. Bütün sporlar bedenin hareket özelliklere dayanmaktadırlar.
Sağlıklı bir vücuda sahip olmanın yolu spor yapmaktan geçer. Spor yapmak, doğru ve yeterli miktarda solunum yapabilme yetisini güçlendirir. Spor sırasında terlenmesi sonucunda vücut toksinlerinden arınır. Spor yaparak yaşlılık etkilerinin çok daha az hissedilir olması sağlanabilir. Spor sonucunda cilde ve saç derisine kan pompalanarak cilt daha genç ve sağlıklı bir görünüm kazanır. Spor yapan insanların metabolizması daha güçlü olur, daha zor hastalanır ve daha hızlı iyileşme gösterirler. Spor yapan insanın beslenme dengesi de düzelir. Buna istinaden şişmansa kilo verir, zayıfsa kilo alır. Bilinen en sağlıklı kilo alma ve kilo verme yöntemi spordur.
Bütün spor dalları isimleri kendi içerisinde çeşitli kategorilere ayrılır. Bunlardan bazıları topla yapılan sporlar, buzda yapılan sporlar, bireysel ve takım sporları şeklinde açıklanabilir. Dünyadaki spor dalları ülkeden ülkeye de değişkenlik gösterebilir.
BEYZBOL SPORU
Beyzbolun tarihi hakkında net bir bilgi bulunmasa da İngilizlerin 18. yüzyılda oynadığı "Rounders" isimli oyunun beyzbolun atası olduğu tahmin ediliyor. Bilinen kuralları ve şekliyle oynanan ilk beyzbol maçının tarihi ise 1846. ABD'nin New Jersey eyaletinde oynanan ilk beyzbol karşılaşmasının ardından bu sporun büyük bir heyecan yarattığı ve hızla yaygınlaştığı biliniyor.
Beyzbol olimpik bir spordur.
Beyzbol genellikle 9 inning (atış sırası) oynanır. Her iki takımda her inning'de bir savunma ve bir hücum oyuncusu bulunur.
Hücumdaki takımın her oyuncusu sırayla sayı kalesine gelir ye fırlatıcı tümseğinden fırlatıcının sayı kalesinin arkasında duran yakalayıcıya attığı topa sopayla vurmaya çalışırlar. Fırlatıcının atışının, vuruş alanı içinden geçen, geçerli bir atış olup olmadığına sayı kalesinin arkasındaki hakem karar verir. Fırlatıcı dört geçersiz atış yaparsa, vurucuya birinci kaleye yürüme hakkı vermiş olur. Eğer bir vurucu, üç kez geçerli atışa vuramazsa, vurduğu topu karşı takımın yakalayıcısı havada yakalarsa ya da vurduğu topu ceza alanına düşürürse oyun dışı kalır.
Beyzbol müsabakaları, 27 metrekarelik kare şeklinde bir beyzbol sahası içinde gerçekleşir. Sahanın her köşesinde "base" adı verilen birer kale bulunur ve bu kalelerden biri sayı kalesi olarak belirlenir. Sayı kalesinde beyaz bir plakaya, diğer kalelerde ise küçük birer mindere yer verilir ve yoğun maç temposu içinde oyuncuların kaleleri birbirinden ayırabilmesi bu detaylar sayesinde sağlanır.
Müsabakaya başlanırken ilk hücum hakkı rakip takıma verilir. Sonrasında her devrede takımlar yer değiştirerek sırayla hücum ve defans pozisyonlarına geçer.
Hücum pozisyonundayken topa beyzbol sopasıyla müdahale etme görevini üstlenen oyuncuya "batter", yani "vurucu" adı verilir. Topu rakibine atmakla görevli olan oyuncuya "pitcher", yani "atıcı" denirken topu tutmakla görevli olan oyuncu ise "catcher", yani "tutucu" şeklinde tabir edilir.
Beyzbol müsabakaları, 27 metrekarelik kare şeklinde bir beyzbol sahası içinde gerçekleşir. Sahanın her köşesinde "base" adı verilen birer kale bulunur ve bu kalelerden biri sayı kalesi olarak belirlenir. Sayı kalesinde beyaz bir plakaya, diğer kalelerde ise küçük birer mindere yer verilir ve yoğun maç temposu içinde oyuncuların kaleleri birbirinden ayırabilmesi bu detaylar sayesinde sağlanır.
Müsabakaya başlanırken ilk hücum hakkı rakip takıma verilir. Sonrasında her devrede takımlar yer değiştirerek sırayla hücum ve defans pozisyonlarına geçer.
Hücum pozisyonundayken topa beyzbol sopasıyla müdahale etme görevini üstlenen oyuncuya "batter", yani "vurucu" adı verilir. Topu rakibine atmakla görevli olan oyuncuya "pitcher", yani "atıcı" denirken topu tutmakla görevli olan oyuncu ise "catcher", yani "tutucu" şeklinde tabir edilir.
