Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Bir kimsenin rüyada dizilmiş inci görmesi, Kur'ân-ı Kerîm ve ilme veya çocuğa delâlet eder.
Kişinin rüyada inci deldiğini görmesi, Kur'ân-ı Kerîmi güzel anlamaya ve doğru tefsire işarettir.
Buna mukabil rüyada inciyi yuttuğunu veya sattığını görmek, Kur'ân-ı Kerimi unutmaya delâlet eder. İnci, ilim ile de tâbir olunur.
Rüyada çanak dolusu inci aldığını görmek, çok ilme, şan ve şerefe ve halk arasında şöhrete delâlet eder.
Rüyada inciyi bir kuyuya veya ırmağa attığını görmek, insanlara iyilik ve ihsan etmeye işarettir.
İbn-i Sirin (rh.a) demiştir ki: Rüyada inci görmek, güzel zevceye ve güzel hizmetçiye delâlet eder. Rüyada birçok incisi olduğunu gören, çok mala ve nimete kavuşur.
Rüyada kendisine inci verildiğini görmek, ululuğa ve izzete delâlet eder. Rüyada inci saydığını gören kimse ise, meşakkat ve mihnete uğrar.
Câfer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada inci görmek, sekiz şekilde tâbir olunur:
a)İlim,
b)Kur'ân
c)Hikmet,
d)Hazakat (Maharet, geniş bilgi, hüner),
e)Helâl mal,
f)Güzel zevce,
g)Necib evlat,
h)Sadık dost..
Rüyada ağzından inci çıktığını görmek, vaaz ve nasihaba, takva ve veraya delâlet eder. Yine rüyada diziyle inci bulduğunu görmek, Kur'an okumak ve onu başkalarına öğretmeye alâmettir.
Bazı kere de inci, mal, hizmetçi ve güzel söze delâlet eder. Kişinin rüyada inci yuttuğunu görmesi, ilim ve hikmete işarettir.
Nablusî demiştir ki: Rüyada çok inci görmek, hizmetçilere ve miras gözleyen kimsenin kendisine ait olacak birçok mala delâlet eder. Yine çok inci, âlim için ilme, vali için valiliğinin devamına, tüccar için ticarete, esnaf ve sanatkârlar için de onların sanatlarına alâmettir.
Rüyada incinin büyüğünü görmek, küçüğünden daha faziletlidir. Bazı kere de incinin büyüğü Kur'ân-ı Kerimden uzun sûrelere delâlet eder..
Hamile bir kadının rüyada büyük taneli inci görmesi, erkek çocuğa alâmettir. İnci rüyası, kadınlar için hayır ve berekettir. İnci rüyası gören kadın bekâr ise evlenir, evli ise bir çocuğu dünyaya gelir, çocuğu varsa, bu kere zenginliğe delâlet eder.
Bir kimsenin rüyada zevcesinden bir inci aldığını ve inciyi sandık içine gizlediğini, üzerini bir bezle örttüğünü görmesi, o kadından bir kız çocuğuna sahip olacağına işarettir.
RÜYADA İNCİ GERDANLIK GÖRMEK: Kadınların rüyada inci gerdanlık görmeleri, zinet ve güzellik ile tâbir olunur.
Rüyada inci ve mercanla dizilmiş gerdanlık, incinin temizliği, güzelliği ve çokluğu miktarınca Kur'ân-ı Kerîmi ezberlemekle beraber takvaya ve Allahü Teâlâ'dan korkmaya delâlet eder.
Rüyada bir erkeğin, boynunda inciden gerdanlık görmesi, eğer o kişi Kur'ân öğreniyorsa, Kur'ân-ı Kerimi ezberlemesine delâlet eder. Eğer bir yere sözü varsa, sözünü yerine getirmeye işarettir. Eğer bekâr ise, güzel Kur'ân okuyan bir kadınla evlenmeye alâmettir.
Yine rüyada inci dizileri Nebiler Nebisinin sünnetlerine ve diğer kıymetli diziler de, hikmet, doğru söz ve fıkıh ilmine delâlet eder.
RÜYADA İNCİ BİLEZİK GÖRMEK: Rüyada incili bilezik görmek, kadınlar için hayır ve zinettir. Rüyada inci ile beraber kuvvetli bileziğin olduğunu görmek, kadın için incilerin sayısı ve kıymetliliği nisbetince efendisinin kendisine yaptığı hayır ve iyiliğe delâlet eder.
Görülen bilezik tek, inciler de dağınık ve parlak değilse bu rüya, hem er kek hem de kadınlar için zarar ve ziyana alâmettir.
RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER
İslâm'a göre rüya üç çeşittir:
1. Salih rüya,
2. Şeytanî rüya,
3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.
Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:
"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."
Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:
"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."
İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:
"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."
Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.
Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...
RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ
Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:
1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.
2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.
3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.