Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


RÜYADA KALE GÖRMEK

RÜYANIN TABİRİ, ANLAMI ve YORUMU NEDİR?


HAYROLSUN

Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Rüyada  kale  görmek,  İslâm  ile  tâbir  olunur.  Çünkü  kale  insanı  düşmana karşı koruyucudur. İslâm'da kişinin dünya ve ahiretini koruyan bir unsurdur.


Yine kale rüyası, ilim ve Kur'ân-ı Kerim'e ve insanı şeytan ordularından muhafaza eden şeylere delâlet eder.


Rüyada kale görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya ve ferahlığa erişmeye işarettir. Rüyada bir kaleye girdiğini görmek, ibadet ve taata ve korkudan emin olmaya alâmettir.


Cabirü'l-Mağribî demiştir ki: Rüyada bir kalede olup nezdinde çok erzak ve silah bulunduğunu görmek, dinde salâh üzere olmaya delâlet eder.


Rüyada, ta uzaklarda bir kale görmek, bir yerden diğer bir yere yolculuk etmeye işarettir. Yine rüyada müstahkem bir kaleye kapandığını görmek, işlerde başarrılı olmaya delâlet eder.


Rüyada kale içerisinde hapsedildiğini görmek, mülke mâlik olmaya, bekâr için evlenmeye, evli için de bir çocuğa delâlet eder. Kâfirin rüyada kale içerisinde hapsedildiğini görmesi, hidayete ereceğine işarettir. Bu rüya, günahkâr kimsenin günahlarından tevbe ederek Rabbine dönmesine alâmettir.

Rüyada bir kale yaptığını görmek, düşmandan korunmaya, haramlardan uzak kalmaya, nefsini zillet ve beladan muhafazaya delâlet eder.


Rüyada kale ev veya köşkünün harap olduğunu görmek, dindeki noksanlığa veya zevcenin vefatına delâlet eder.


Denilmiştir ki: Kale, hiç kimsenin kudreti yetemeyeceği kuvvetli ve metin bir insana delâlet eder.


Bazı kere de rüyada kale görmek, günahlardan kurtulmaya ve Cenab-ı Hakk'a yönelmeye delâlet eder.


RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER

 İslâm'a göre rüya üç çeşittir:

1. Salih rüya,

2. Şeytanî rüya,

3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.

Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:

"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."

Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:

"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."

İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:

"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."

Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.

Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...


RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ 

Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:

1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.

2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.

3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.


 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi