Hür Katip | Bilim Kültür Sanat Edebiyat


RÜYADA KAR YAĞDIĞINI GÖRMEK

RÜYANIN TABİRİ, ANLAMI ve YORUMU NEDİR?


HAYROLSUN

Bu rüyanın tabirine ve yorumuna bakıldığında; Karın mevsiminde görülmesi, rüya sahibi için üzüntü ve kederin gitmesine, düşmanını kahredip ona galip gelmesine delâlet eder.


Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada kar görmek, altı şekilde tâbir olunur:


a) Geniş rızık,

b) Hayat,

c) Çok ve fazla mal,

d) Ucuzluk,

e) Asker,

f) (Yaz mevsiminde görüldüğünde) hastalık...


Kişinin rüyada kar görmesi, rızıklara ve menfaatli şeylere ve grip gibi hastalıklardan iyileşmeye delâlet eder.


Rüyada kar'ın çok yağdığını ve çok fazla olduğunu görmek, devlet reisinin maiyetine zulmetmesine, onlara kötü söz söylemesine delâlet eder.


Az kar yağdığını görmek, ucuzluk ve bolluğa işarettir. Rüyada üzerine kar yağdığını görmek, uzun bir yolculuğa delâlet eder.


Rüyada kar'ın üzerinde uyuduğunu görmek, hapsedilmeye işarettir.

Bir şehre, bir mahale mevsiminde az yağan kar, o yer halkı için rızkın genişliğine, ucuzluk ve bolluğa delâlet eder. Rüyada kış veya yaz gününde kar soğuğunun kendisine isabet ettiğini görmek, fakirlik ile tâbir olunur. Çünkü fakirlik de soğuk gibi insanı ızdıraba sürükler.


Cabirü'l-Mağribî demiştir ki: Rüyada bahar mevsiminde kar yağdığını görmek mağlubiyete delâlet eder.


Rüyada ekilmiş ve kuru yer üzerine kar yağdığını görmek, yağmur hükmündedir ve o yer halkına gelecek, rahmet, bereket, nimet, ucuzluk ve bolluğa delâlet eder.


Rüyada çok kar yağdığını görmek, çiçek, kızamık, veba, taun, verem gibi salgın hastalıklara işarettir. Bazı kere de harbe, hayvanlara gelecek hastalığa delâlet eder.


Rüyada yaz gününde yüküyle kar satın aldığını görmek, rahata kavuşturacak mala, güzel söze veya dua sebebiyle üzüntü ve kederden halâs olmaya delâlet eder.


Yerin kardan faydalanmayacağı bir zamanda rüyada kar yağdığını görmek, sultanın adaletsizliğine ve vergi toplayan memurların çalışmasına işarettir.


Nablusî demiştir ki: Rüyada mevsimli veya mevsimsiz kar'ın yağıp bütün binaları, ağaçlar ve dağları kapladığını görmek, o yerin halkı ve malları üzerine gelecek zulme ve âfete delâlet eder.


Yine kar'ı rüyada, mahallinin gayrinde ev, hücre, oda v.s. gibi yerlerin içerisinde görmek, azaba, belâya ve hastalıklara alâmettir. Bazı kere de bu rüya, acizliğe, yolculuk ve maaş talebinden gaflete delâlet eder.


Rüyada kar yağdığını ve fakat kendisini şemsiye ile koruyup kardan müteessir olmadığını görmek, işlerde itiyad ve temkinli olmaya ve korkusuz olarak yaşamaya delâlet eder.


RÜYALAR HAKKINDA BİLMEMİZ GEREKENLER

 İslâm'a göre rüya üç çeşittir:

1. Salih rüya,

2. Şeytanî rüya,

3. İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya.

Salih rüya, vaki olacak olan şeyleri vukuundan evvel, fıtrî istidad ile idrak etmekten ibarettir. Peygamber (s.a.v.) bununla ilgili şöyle buyurur:

"Müminlerin rüyası nübüvvetin kırk altı bölümünden bir bölümdür."

Şeytanî rüya, şeytanın, insanı korkutup üzüntüden üzüntüye sevk etmek için, uyku halinde insanın kalbine verdiği vesveseden ibarettir. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurur:

"Sizden biriniz sevdiği bir rüya görürse, o Allah'tandır. Bunun için Allah'a hamd edip rüyasını söylesin. Hoşuna gitmediği bir rüya görürse, o şeytandandır. Şerrinden Allah'a sığınsın ve onu kimseye de açmasın. Yoksa kendisine zarar verecektir."

İnsanın içinde yaşadığı olaylardan doğan rüya ise, insan bir şeyle meşgul olup onunla fazlasıyla ilgilendiği için hakkında rüya görür. Peygamber (s.a.v.) bir hadiste şöyle buyurur:

"Rüya üçdür. Allah tarafından olup müjde veren salih rüya, üzüntü verip şeytandan gelen rüya ve insanın kendi kendine bir şeyler söyleyip tasavvur ettiğinden meydana gelen rüya."

Yûsuf sûresinde zikredilen Hz. Yusuf (a.s)'ın rüyasıyla ilgili âyet ve yukarıda zikredilen hadisler, bunu ifade ediyorlar. Rüyaların içinde hak rüyalar vardır. Ancak "her rüya haktır ve her tabir de doğrudur" denilmez.

Rüyaya göre hareket ve rüyaya istinad etmek doğru değildir. Hatta fıkıh kitapları beyân ediyorlar: Şeytan her ne kadar Peygamber (asm)'in suretine giremezse de şabanın yirmi dokuzunda Peygamber (s.a.v.) herhangi bir kimsenin rüyasında "Yarın ramazanın birinci günüdür, oruç tutunuz." diye emretse, bu rüya ile amel edilmez. Çünkü rüya ilim olmadığı gibi zabt da edilmez. Ayrıntılar İçin Tıklayınız...


RÜYALAR İLE AMEL MESELESİ 

Rüyalar ve ilhamlar, Rabbanî ve Rahmanî; şeytanî ve nefsanî olabilirler. Bu sebeple aralarını iyi belirlemek gerekir. İslam uleması bu konularda şu üç şartın yerine getirilmesi durumunda amel edilebileceğini, ama hiç kimseyi zorlamanın doğru olmadığını belirtirler:

1. Görülen rüya veya ilham, dinimizin emirlerinden birini kaldırıcı veya yasaklarından birini de helal edici cinsten, yani dine aykırı ve sünnete zıt olmayacak.

2. Rüya veya ilham güvenilir, herkesin itimat ettiği, Ebu Hanife, Şafii, İmamı Rabbani, İmamı Gazali gibi kişiler olmalıdır. Herkes o zatın yalan söylemeyeceği ve dinin esaslarını hakkıyla bilen ve yaşayan birisi olduğunu kabul etmelidir.

3. Rüya ve ilhamla elde edilen bilgiler, dinin bir emri gibi kabul edilmemeli; sadece tavsiye edilebilir. Rüyalar ve ilhamlar birer ikazdır, irşattır. Bağlayıcı ve zorlayıcı olamaz. Bu rüya ve ilhama uyanlar ayıplanmayacağı gibi, uymayanlar da ayıplanmaz.


 Öne Çıkanlar

 

Benzer Sayfalar



Not: HTML'e dönüştürülmez!
    Kötü           İyi